Mersin'de Gezilecek Yerler

Ülkemizin güney kıyılarında tatil için en çok tercih edilen illerinden birisi olarak Mersin, bünyesinde birçok turizm noktasına ev sahipliği yapmaktadır. Kıyı şeridinde yer alan diğer turizm merkezlerine göre daha sığ deniz yapısının bulunması, bölgeyi yüzme açısından ön plana taşırken, ülkemizde muz yetiştirilen tek nokta olarak da ün kazanmıştır.

Mersin’i tatil için tercih edilenler, küçük bir yüzölçümünde çok fazla mekan görme imkanına sahip olmaktadır. Hemen her ilçesinde bulunan ilgi çekici yerler ve bu noktalara yakın olan konaklama seçenekleri ile unutulmaz bir tatil fırsatı sunmaktadır.

Mersin’e gelindiğinde yapılması gereken aktiviteler, gezilip görülmesi gereken yerler oldukça fazladır. “Ben Mersin’i gezdim!” cümlesini demek için belli başlı önemli noktaları ziyaret etmek gereklidir. Her biri dünyanın en eski zamanlarından izler taşırken, doğal ve yapay güzellikler hoş bir tatilin geçmesi için eşsizdir.

Mersin'de plajlara ve gezilecek yerlere yakın olan Mersin otelleri listemizden size uygun oteli seçerek tatilinizi daha da güzelleştirebilirsiniz.


Mamure Kalesi

Mamure Kalesi Mamure Kalesi

Kale Anamur'da düz bir arazi üzerine kurulmuştur. Kent M.Ö 8. yüzyılda Asurluların, ardından Perslerin ve Büyük İskender'in egemenliğine girmiştir. Roma ve Bizans dönemlerinde önemini koruyan şehir ve kale defalarca yenilenmiştir. 

Kalenin Türkler tarafından fethi, 13. yüzyılda Alaeddin Keykubad Dönemi’nde, meşhur Emir Mübazirüddin Ertokuş tarafından gerçekleştirilmiştir. Selçuklular kaleyi tamir ettirmiş, içerisine de bazı tesisler kurdurmuşlardır. 14. yüzyıl başlarında Karamanoğullarının kaleye seferler düzenlediği ve çevresinde bazı savaşlar yaşandığı Şikari'nin tarihinde anlatılmaktadır. 

Kaledeki mevcut tek kitabeye göre, 1450 yılı dolaylarında Karamanoğlu 2. İbrahim Bey tarafından büyük ölçüde bir onarım yapılmış ve yapıya "mamur edilen yer" anlamında Mamura denilmiştir. Kalenin Osmanlı egemenliğine geçiş tarihi ise kesin değildir. Ama 16. ve 17. yüzyıllarda kalenin Osmanlılar tarafından büyük onarımdan geçirildiği bilinmektedir. 

Türkiye'nin en iyi korunmuş kalelerinden biri olan Mamure Kalesi, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1966 yılında restore edilmiştir. Tüm duvarlar bu sayede ayakta kalmıştır. Dış surların önünde bugün kısmen dolmuş olan geniş ve derin bir hendek vardır. Hendeğin üzerinden geçen kemerli bir köprü, kalenin ana girişine ulaşmaktadır. 

Kalede yapı malzemesi olarak moloz taş ve yer yer tuğla kullanılmıştır. Duvarların bazı bölümlerinde özellikler Roma ve Bizans dönemlerine ait mimari parçalar kullanılmıştır. 

Mamure Kalesi'ne giriş ücretsizdir. 

Mersin'de birbirinden farklı mekanlar ile sizi büyüleyecek yerler için Mersinde gezilecek yerler makalemize göz atabilirsiniz.


Anemurium Antik Kenti

Anemurium Antik Kenti Anemurium Antik Kenti

Anamur Burnu'nda bulunan antik kent çok büyük bir alanı kapsamaktadır. M.Ö 4. yüzyıldan kalma yazılı kaynaklarda bir liman kenti olduğu anlaşılmaktadır. M.Ö 4. yüzyılda da eski yerleşimin olduğu bilinmektedir. Asurluların egemenliğinde olduğuna dair bilgiler MÖ 8. yüzyıla dayanmaktadır. Asurlulardan sonra, Anadolu'nun çoğu bölümüne hakim olan Persler tarafından egemenlik altına alınmıştır. 

MÖ 322'de Seleukoslar bu bölgeye hakim olmuştur. Kommagene Kralı 4. Antiochos'a Roma İmparatorluğu Dönemi'nde İmparator Caligula tarafından verilmiştir. Başa geçen Antiochos, ilerleyen zamanlarda kent adına para bastırmıştır. Kommagene egemenliği tekrardan Romalıların bölgeyi ele geçirene kadar sürmüştür. "Anemos" kelimesi "Rüzgarlı Yel" anlamına gelmekte ve kentin isminin bu kelimeden türediği düşünülmektedir. Deniz ticaretiyle zenginleşen Akdeniz limanlarının çoğunda olduğu gibi sürekli korsan saldırıları ile karşı karşıya kalmıştır. Yalnızca korsanlar değil, ayrıca Toroslar'da yaşayan kavimler de kente ana karadan saldırmıştır. MÖ 382 yılında Roma lejyonları tarafından yeni kent surlarının yapılmasının temel sebebi de kabile baskınlarından kurtulabilmektir. Kentteki kiliseler M.Ö 5. yüzyıla aittir. 

En parlak dönemin de bu yüzyılda yaşandığı iddia edilmektedir. Kent MÖ 7. yüzyılda Arapların Kıbrıs'ı yağmalamaları ile deniz ticaretindeki avantajını kaybetmeye başlamıştır. Sonrasında ise tamamen gerileme dönemine girmiştir. Anemurium Antik Kenti için giriş ücreti 6 TL'dir. 


Şahmeran Hamamı

Şahmeran Hamamı Şahmeran Hamamı

Tarsus'un Kızılmurat Mahallesi'ne konumlandırılan Şahmeran Hamamı'nın geçmişi Romalılara dayanmaktadır. Daha sonraki zamanlarda Ramazanoğulları tarafından restore edilmiştir. Kapının üzerinde 1290 ve 1873 yıllarında onarım gördüğünü açıklayan bir kitabe yer almaktadır. 

İsmini Yılanlar Padişahı Şahmeran'dan almıştır. Efsaneye göre Şahmeran burada kesilmiş ve kanı bu hamam duvarlarına sıçramıştır. 

Klasik Türk hamamı özellikleri sahip yer, dikdörtgen planlıdır. İnşasında moloz taş kullanılmıştır. Üzeri kubbe ile örtülü olup, soyunma yeri, külhan, ılıklık ve sıcaklık gibi bölümlere ayrılmıştır. Ortasında ise küçük bir havuz alanı vardır. 

Günümüzde hamam hizmeti vermeye devam etmektedir.

Antik Kentleri, hamamları ve doğal güzellikleri ile sizi uzaklara götürecek gezi rehber için Mersin gezi rehberi sayfamızı kontrol etmeyi unutmayın.


Soli Antik Kenti

Soli Antik Kenti Soli Antik Kenti

Mezitli'de kalan, çevresi çağdaş yapılarla çevrili Soli Antik Kenti, Mersin'de gezilmesi gereken ören yerlerinden birisidir. 20 katlı blok yapılar arasında etkileyici bir görünümü vardır. Adı güneş anlamına gelen Soli eskiden bir liman kentidir. Kıbrıs ve Mısır ile yapılan ticaret sayesinde zenginleşmiş, ayrıca felsefe ve bilimde ilerlemiştir.

Kilikya ordusu ile gelen Romalı General Pompeius bölgedeki korsan egemenliğinin son bulmasını sağlamıştır. Roma yolu üzerinden de bu çalışmalarını sürdürdükleri belirtilmektedir. Kenti yeniden imar ederek kendi adını vermiştir. Daha sonralarında Bizans Dönemi'nde kent önemini korumaya devam etmiştir. 

Sütunlu yolu, kentin zenginliğini ve mimari başarısını gösteren temel alanlardan en önemlisidir. Kentin denize doğru inen 450 metre uzunluğunda ve 10 metre genişliğindeki caddesinin 2. veya 3. yüzyılda yapıldığı düşünülmektedir. Caddeyi süsleyen 200 sütundan 33'üne ulaşılabilmiştir. 

Soli Antik Kenti'ne giriş ücretsizdir.


Mersin Müzesi

Mersin Müzesi Mersin Müzesi

İlin Gazi Mahallesi üzerine konumlandırılmıştır. Mersin'in zengin arkeolojik dokusunu yansıtan müze, ziyaretçilerini tarih öncesi ve tarihi dönemlere benzersiz eserler ile buluşturmaktadır. 

Arkeolojik ve etnografik eserlerin teşhir edildiği müze koleksiyonunda taş eserler, Roma Dönemi'ne ait mermer insan başları, heykeller, pişmiş kilden mezarlar, Anadolu'nun en eski yerleşim merkezlerinden Yumuktepe kazılarından çıkarılan Neolitik, Kalkolitik, ve eski Tunç dönemlerine ait eserler, Urartu, Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait çanak, çömlek cam ve bronz eserler, gümüş, altın sikkeler, Roma Dönemi'ne ait çeşitli form ve büyüklükteki cam eserler, altın diadem ve küpeler ve yakın zamanda bulunan bir kuros heykeli dikkat çekici eserler arasındadır. 

Etnografik eserlerin bulunduğu salonda ise gümüş süs eşyaları, tesbihler, işlemeli kadın elbiseleri, ağaç ve bakır eşyalar, kilimler, kama ve barutluklar ilgi çekici seçeneklerdir. 

Mersin Müzesi giriş ücreti 6 TL'dir.



Tarsus Müzesi

Tarsus Müzesi Tarsus Müzesi

Uzun yıllar tarihi Kubat Paşa Medresesi'nin içerisinde hizmet veren müze, günümüzde Tarsus Kültür Merkezi bünyesinde düzenlenen binada yer almaktadır. 

Tarsus Müzesi 3 katlıdır. Paleolitik, Kalkolitik, Eski Tunç, Hitit, Urartu, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait çeşitli eserler sergilenmektedir. 

Tarsus Müzesi'ne giriş ücretsizdir.


Anamur Müzesi

Anamur Müzesi Anamur Müzesi

Anamur'un Yalıevleri Mahallesi'ne konumlandırılmıştır. Arkeolojik ve etnografik eserlerin sergilendiği müze, kütüphane, laboratuar, konservasyon, fotoğrafhane ve sanat galerisi gibi alanları içeriğinde bulunduran bir yapıdır. 

Müzenin arkeolojik bölümünde sergilenen temel eserleri arasında Bozyazı kazısında bulunan kabartma motifli altın diadem, bronz Athena ve Bizans yapısı altın objeler, önemli eserlerin başında gelmektedir. 

Etnografik eserlerin sergilendiği salonda ise yörük eşyaları, geleneksel sanat örnekleri ve kilim modelleri, zengin ve göz alıcı bir koleksiyon ortaya koymaktadır. 

Anamur Müzesi'ne giriş ücretsizdir.


Anamur Evleri

Anamur Evleri Anamur Evleri

Anamur'un merkezi ile birlikte Ortaköy ile Bozyazı ilçelerinde de görülen ve genel olarak Anamur Evleri diye adlandırılan sivil mimari örneklerini daha geniş ele almak gerekirse aslında başlıca 3 tip yapı bulunduğu görülmektedir 

Arkeolojik araştırmalar, ova ve sahil kısımları dışında yaylalarda ikinci konutların eski çağlardan beri var olduğunu ortaya koymaktadır. Abanoz, Güğül Tepesi, Domuz Beleni ve Çandır yaylalarında Roma Dönemi kalıcı yerleşiminden izler görülmektedir.

Türklerin bölgeye geldiği dönemde büyük ölçüde hayvancılık yaptığı ve göçebe bir yaşam sürdüğü bilinmektedir. Yazları yüksek yaylalarda yaşarken kışa doğru daha alçak yerlere yerleşmişlerdir. Zamanla çadırdan, "sayvant" adı verilen dik çatılı tipik evciklere, sonra da günümüzde bulunan betonarme yapılara geçilmiştir. 


Aya Thekla Yeraltı Kilisesi (Meryemlik)

Aya Thekla Yeraltı Kilisesi Aya Thekla Yeraltı Kilisesi

Silifke'ye 5 kilometre mesafede, Taşucu Yolu üzerinde bulunan Aya Thekla, Hristiyanlığın en eski ve en önemli merkezlerinden biridir. M.S 50 yılında kurulduğu düşünülmektedir. Aya Thekla'nın tarihi, Azize Thekla'nın Silifke İlçesi’ne gelişi ile başlamaktadır. 

Hz. İsa'nın havarilerinden olan Aziz Paulus'un vaazlarını dinleyerek etkilenen ve kendini Hristiyanlık dinine adayan 17 yaşındaki Azize Thekla, Konya, Yalvaç ve Kapadokya yörelerinde Hıristiyanlığı yaymaya çalışırken paganların baskılarına maruz kalıp öldürüleceğini anlayınca, kaçarak Silifke'ye gelmiştir. Yeraltında bulunan mağaralarda saklanan ve dinini yaymaya devam eden azizenin ayrıca hastalara yardım ettiği rivayet edilmektedir. Azize Thekla öldürüleceğini anlayınca bu mağarada kaybolmuştur. Azize Thekla'da mağarada iki duvar arasına girerek kaybolduğu iddia edilmektedir. Bu mucizevi olay, dini açıdan mağarayı önemli kılmayı başarmıştır.  Uzun yıllar boyunca Hıristiyanlık dini rahatlıkla yaşanamamıştır. Bu mağarada ibadet yıllar boyunca gizliliğini korumuştur, sonrasında MS 312 yılında Hıristiyanlık dinini yaşamak serbestleştirilmiş ve mağara gizli ibadet yeri olmaktan çıkmıştır. 4. yüzyılda kiliseye dönüştürülmüştür. 

Üzerinde bugün sadece apsisinin biri bulunan Aya Thekla Kilisesi, 3 nefli Thekla Bazilikası, büyük sarnıç, nekropol alanı ve kutsal yol, görülmeye değer yerler arasında yer almaktadır. Mersin gezilecek yerler planlamasında mutlaka gidilmesi gereken bu kilisenin yanı sıra Silifke Kalesi, Aynalıgöl Mağarası, Cambazlı Kilisesi, Adam Kayalar, Olba Antik Kenti ve Yumuktepe Höyüğü de özellikle tarihi ve dini bölgeleri sevenler için gezilecek yerler arasındadır. Aya Thekla Yeraltı Kilisesi'ne giriş ücretsizdir. 


Aziz Paulus Kilisesi (St. Paul Kilisesi)

Aziz Paul Kilisesi Aziz Paul Kilisesi

Mersin'in Tarsus İlçesi’nde bulunan ve Aziz Paulus'a adandığı bilinen yapının MS 11. ya da 12. yüzyıllarda inşa edildiği tahmin edilmektedir. Rum Ortodokslarına ait bir kilisedir. 

Kilise ikinci kez 1862 yılında yeniden yapılandırılmıştır. Üç nefe ayrılan dört sütun vardır ve üzeri tonozla örtülmüştür. Kuzeydoğu köşesinde çan kulesi bulunan kilisenin iç mekanı fresklerle süslü olup, aziz ve melek tasvirleri ile Hz. İsa tasviri yerleştirilmiştir. Günümüzde koruma altına alınan kilise Anıtsal Müze olarak anılmaktadır. 

Mersin'de gezilecek yerler düşünüldüğünde büyük bir yer alan bu Kilise, Rumlar tarafından yaptırılmış olup günümüze kadar kendini korumuştur. St. Paul Kilisesi giriş ücreti 6 TL'dir.  


Aziz Paulus Kuyusu (St. Paul Kuyusu)

Aziz Paul Kuyusu Aziz Paul Kuyusu

Tarsus İlçesi’nde, Kızılmurat Mahallesi'nin Cumhuriyet Alanı'nın yaklaşık olarak 300 metre kuzeyinde yer almaktadır. St. Paul Evi olarak yıkık harabe evin hemen yanında olan bu kuyunun, adına yapıldığı rivayet edilmektedir. 

St. Paul'un büyük öneme sahip olduğu bu tarihi ilçede yer alan kuyu ve ev koruma altına alınmış ve arkeologlar tarafından araştırmalar yapılmıştır. Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinin kalıntıları keşfedilmiştir. 

Suyunun şifalı olduğuna inanılan St. Paul Kuyusu, turistlerden yoğun ilgi görmektedir. Giriş ücreti 6 TL'dir. 


Mersin Günübirlik Gezilecek Yerler

Akdeniz’in tarihi, doğası ve eşsiz kumsalları ile en çok tercih edilen şehirleri arasında Mersin yer almaktadır. Mersin, şehir merkezinde olduğu kadar, çevresinde de günübirlik şekilde gezilebilecek çok sayıda alternatife sahiptir.


Yedi Uyurlar Mağarası

Yedi Uyurlar Mağarası Yedi Uyurlar Mağarası

Ashab-ı Kehf adıyla bilinen Yedi Uyurlar Mağarası, inanç ve kültür turizminde ön plana çıkan ilçe Tarsus’da yer almaktadır. Yedi Uyurlar Mağarası, Mersin şehir merkezi arası mesafe yaklaşık olarak 30 km’dir. 

Aynı zamanda diğer bir adıyla Eshab-ı Kehf olarak da ifade edildiği bilinmektedir.


Kayacı Vadisi

Kayacı Vadisi Kayacı Vadisi

Limonlu Çayı’nın tüm güzelliklerini gözler önüne seren Kayacı Vadisi, huzur veren ortamı ve eşsiz manzarası ile Mersin doğa gezilerinin en popüler noktaları arasında yer almaktadır. Kayacı Vadisi, Mersin şehir merkezi arası mesafe yaklaşık olarak 76 km’dir.  


Cennet ve Cehennem Mağaraları

Cennet ve Cehennem Mağaraları Cennet ve Cehennem Mağaraları

Silifke Narlıkuyu yakınlarında yer alan Cennet ve Cehennem Mağaraları, şehrin en meşhur noktalarından biridir. Doğal yollarla oluşan bu derin mağaralar, Mersin şehir merkezine yaklaşık olarak 110 km mesafede yer almaktadır. 

Cehennem obrukları bir hayli aşağıda olduğu için iniş ve çıkış oldukça zordur. Erdemli sayılabilecek olan bu bölge yaklaşık olarak 20 dakikalık mesafededir. Aynı zamanda bu bölgeyi gezerken oldukça güzel bir yer daha görmek ve yaz aylarında daha bir özel olan alanı ziyaret etmek için Kızkalesi de ideal bölgelerden biridir. Ağustos, Eylül ve Ekim aylarında oldukça sıcak olan bu bölgelerde birbirinden güzel koylar ve konaklamak için de oldukça uygun oteller mevcuttur. Hava olarak oldukça sıcak olmasından ötürü denizi kullanırken saatleri doğru ayarlamak oldukça önemlidir. Aynı şekilde Cennet ve Cehennem Mağaraları'nı gezmek için de bu gibi detaylara sağlık için dikkat edilmesi gerektiği önemle belirtilmektedir.


Çinili Göl

Çinili Göl Çinili Göl

Çamlıyayla’nın en tanınmış ve en özel gölü olan Çinili Göl, 25.000 m2’lik yüz ölçümüne ve 100 metreden fazla derinliğe sahiptir. Eşsiz bir doğa manzarası sunmakta olan Çinili Göl, Mersin şehir merkezine yaklaşık olarak 65 km mesafede yer almaktadır. 

Mersin il sınırları içerisinde gezecek yerler oldukça fazla olsa da bu tarz doğa harikası alanlarında mutlaka görülmesi gerekmektedir. Suyu tertemiz olan ve turistlerin de uğrak bölgelerinden bir yer olan Çinili Göl, yaz aylarında oldukça sıcak olan Mersin düşünüldüğünde serinlemek için de birebir harika bir bölge olarak gösterilmektedir.



Belenkeşlik Kalesi (Kız Kalesi) 

Belenkeşlik Kalesi Belenkeşlik Kalesi

Mersin’in mutlaka görülmesi gereken yerleri listesinin en başında yer alan Kız Kalesi, hem tarihi, hem doğası hem de mavi bayraklı eşsiz plajı ile ziyaretçilerine eksiksiz bir günübirlik gezi deneyimi yaşatmaktadır. Kız Kalesi, Mersin şehir merkezi arası mesafe yaklaşık olarak 80 km’dir. 

Mersin ili için gezilecek yerler arasında muhakkak yer alan ve turistlerin de ilgi odağı olan bu kale, denizin ortasında yer almasıyla birlikte aynı zamanda oldukça güzel bir plaj ve koy fırsatı da sunmaktadır. 


Astım Mağarası

Astım Mağarası Astım Mağarası

Mersin'in Silifke'de bulunan Astım Mağarası, bölgenin en popüler bölgelerinden olan Cennet Cehennem Mağaraları ile yaklaşık 600 metrelik bir mesafededir. 

Yaklaşık olarak 15 metrelik bir derinliğe sahip olan bu mağara, efsanelere de konu olmuştur. Özellikle astım hastalarına iyi geldiği söylenen bu mağara Mersin gezilecek yerler planlamasında mutlaka yazılması gereken yerlerdendir. Aynı şekilde Cennet Cehennem Çökükleri ile de oldukça yakın olması, bölgeye gidildiği zaman her iki mağaraya da zaman ayırmanızı sağlayacaktır. Mağara girişinde bulunan çalılar, ağaçlar ve bazı bitkilere asılan bezler ile birlikte tutulan dileklerin gerçekleştiğine de inanılmasından ötürü buraya aynı zamanda Dilek Mağarası da denilmektedir. Bu mağaralar, Mersin'in turizmi için oldukça önemli bir bölge olarak yer alıyor.

Silifke Astım Mağarası için giriş ücreti 35 TL'dir. Aynı biletle Cennet Cehennem Örenyeri'ni de ziyaret edebilirsiniz. 


Yerköprü Şelalesi

Yerköprü Şelalesi Yerköprü Şelalesi

2011 yılında tabiat anıtı olarak tescillenen bu doğa harikası, Mersin'in Mut ilçesinde yer almaktadır. Doğa ile iç içe, sessiz ve sakin bir bölge arıyorsanız eğer Mersin'de gezilecek yerler arasındaki en doğru adres burası olarak gösterilmektedir. Yerköprü Şelalesi, Mut ilçesine yaklaşık 30 km'lik bir mesafede yer almaktadır.

Yaklaşık olarak 30 metrelik bir yükseklikten yere dökülen bu muhteşem şelalenin aynı zamanda arka tarafında da güzel bir göl ve ilgi çekici bir mağara mevcuttur. Yerköprü Şelalesi, bulunduğu bölgenin oldukça temiz olması ve doğanın da aynı güzellikte dönüş yapmasından ötürü; suyu oldukça berrak ve saftır. Bölgede piknik alanları, doğa yürüyüşleri, dağ bisikleti ve kamp gibi aktiviteler de yapılmaktadır. Bu bölgenin yanı sıra Konya'da yine aynı isimle Yerköprü Şelalesi bulunmaktadır. Bu iki bölgenin çok kez karıştırıldığı ifade edilmektedir.

2020 senesine kadar giriş ücreti alınmayan şelaleye, son güncellemeyle birlikte 3 TL'lik bir giriş ücreti mevcuttur.

Mersin'de hayatınızın en mutlu gününün ve bu günü taçlandıran tatilin kusursuz geçmesi için Mersin balayı otelleri sayfamızı kontrol etmeyi unutmayın.


Alahan Manastırı

Alahan Manastırı Alahan Manastırı

Milattan sonra 4. ve 6. yüzyıllarda Hristiyanlar tarafından Hac Merkezi olarak kullanılan Alahan Manastırı, Mersin'in Mut ilçesinde yer almaktadır. Evliya Çelebi'nin Seyahatname'sinde de bu manastırdan bahsedilmektedir.

Alahan Manastırı oldukça geniş bir alana kurulmuştur. Doğu Kilisesi ve Batı Kilisesi olarak ikiye ayrılan bu alanda aynı zamanda manastır, keşiş odaları ve mezarlıklar mevcuttur. Müzeye giriş ücreti 5 TL'dir ve pazartesi günleri kapalıdır. Müzekart+ sahipleri ise yıl boyunca sınırsız olarak bu müzeyi ücretsiz olarak ziyaret edebilmektedir.


Tarsus Şelalesi

Tarsus Şelalesi Tarsus Şelalesi

Toroslardan başlayıp Mersin'in doğusundan dökülen bu şelale, yaklaşık 5 metrelik bir yüksekliğe sahiptir. Roma dönemine kadar dayanan bu şelalenin, o zamanlar mezarlık olarak kullanıldığı ifade edilmektedir.

Tarsus Şelalesi, özellikle kış aylarında en yüksek seviyesine çıkmaktadır. Bunun sebebi ise toroslarda eriyen karın bu şelaleye ulaşması ve oldukça yüksek bir debi oluşumudur. Günümüzde oldukça ziyaretçiye ev sahipliği yapan Tarsus Şelalesi, çevresinde bulunan restoranlar ve hediyelik eşya dükkanları sayesinde dolu dolu bir gün geçirilmesine ön ayak oluşturmaktadır. Özellikle gün batımıyla muhteşem bir görsel şölen sunan şelale, bu konuda Mersin'de gezilecek yerler arasında ilk sıraları almaktadır. Aynı zamanda çevresinde birden çok otel de bulunmaktadır.

Tarsus Şelalesi'ne girişte herhangi bir ücret ödenmemektedir.