Eski adıyla İçel olarak bilinen Mersin, Türkiye’nin en güney kıyı şeridindedir. Konumu itibariyle bir geçiş noktasında olduğu için zamanla nüfusunu hızlı bir artış göstererek Türkiye’nin en büyük 10. ili olmuştur.
Mersin’in toplamda 13 ilçesi olmasına rağmen, tarihi ve doğal güzellikleri belirli yerler ile sınırlı kalmıştır. Bunun sebebi ise bazı ilçelerin yüzölçümlerinin çok küçük olmasından kaynaklanmaktadır.
Son zamanlarda turizm açısından önemli gelir elde eden şehir, Türkiye’nin Kıbrıs ile deniz bağlantısının olduğu tek yerdir. İlçelerinde gezilip görülmesi gereken yerler bir hayli fazla olup, kısa bir tatil için bitirilmesi neredeyse imkansızdır.
Mersin halkının genel geçim kaynağının tarım olması ve ikliminden dolayı bazı bölgelerde yılda üç hasat yapılması, ticaret anlamında önem kazanmasına yardımcı olmuştur. Mersin’i tam anlamıyla tanımak ve öğrenmek için ilçelerinin nasıl olduklarını bilmek en önemli unsurlardan birisidir.
Mersin'de gezilecek yerlere yakın olan, her bütçeye hitap eden oteller için Mersin oteller sayfamızı kontrol etmeyi unutmayın.
Anamur
Anamur
Türkiye'nin güneyinde, Akdeniz Sahili’nde yer almaktadır. Anamur adı, "yel değirmeni" anlamına gelen "Anemurium" kelimesinden gelmiştir.
Anadolu'nun en güney noktasında olan ilçe, muz, çilek ve yerfıstığı ile ünlüdür. Yerel ekonomi tarıma, özellikle muz ve çileğe bağlıdır. Anamur'un mevsimsel özellikleri, muz, çilek, ananas ve avokado gibi meyveleri yetiştirmeyi olağan kılmıştır.
Tarihi ve turistik alanları, uzun plajları ve temiz denizi olmasına rağmen, her iki yöne de sahil yolu dolandığı ve Toros Dağları'ndan dolayı gidiş yolu uzadığından büyük ölçekli bir turizm yoktur.
Fakat sakinlik arayan çoğu kişinin ilk tatil durağı olmayı da başarmıştır. Ek olarak tarihi yerleri gezmekten zevk alan insanlar için çok çeşitli alanlar mevcuttur. Mamure Kalesi, Titiopolis Antik Kenti ve Anemurium Antik Kenti gibi bozulmamış tarihi güzellikleri görülmeye değerdir.
Anamur plajlarının öne çıkan temel özellikleri caretta carettalar için önemli yuvalanma alanı, ayrıca kıyı şeridinin kayalık bölgelerinin, Akdeniz foklarına ev sahipliği yapıyor olmasıdır. Mersin'in temiz ve berrak denizi, deniz canlılarının burada yaşayıp yumurtalarını bırakmasına olanak sağlamıştır.
Anamur ilçesi'ne yakın tarihi ve turistik mekanları detaylı olarak incelemek için Mersin'de gezilecek yerler makalemize göz atabilirsiniz.
Tarsus
Tarsus
Mersin’in en doğusunda yer alan Tarsus, il merkezine yaklaşık 26 kilometre uzaklıktadır. Tarih boyunca bütün dönemlerde oldukça önemli bir konumda olmuştur. Arkasında Toros Dağları’nın iç bölgelerle bir engel oluşturması, Akdeniz ticaretinin doğuya açılan kapısı haline gelmesini sağlamıştır.
Nüfus bakımından Türkiye’nin yaklaşık 54 ilinden büyük olan ilçe, Akdeniz’in en köklü tarihine ev sahipliği yapmaktadır. İlk olarak Kilikyalılar tarafından kurulmuş olup, 8000 yıllık bir geçmişi vardır.
Tarsus’un sunmuş olduğu gözde tarihi ve turistik mekanlar arasında ağırlıklı olarak dini açıdan önemli olan yerler bulunmaktadır. Kuran-ı Kerim’de geçen ve aynı zamanda Yedi Uyurlar olarak bilinen Ashab-ı Keyf Mağarası, en kutsal yapılar arasında sayılan St. Paul Kilisesi ve St. Paul Kuyusu yine Tarsus sınırları içerisindedir.
İlçeye gelindiğinde gezilmesi gereken yerler hem tarihi hem de doğal güzellikler açısından zengindir. Mağaralar, şelaleler, baraj ve tarihi noktalar bir hayli fazladır.
Mersin tatiline çıkmadan önce il genelinde ve ilçelerdeki etkinlik ve festivallerin tamamını görmek için Mersin gezi rehberi sayfasını inceleyebilirsiniz.
Silifke
Silifke
Mersin il merkezine yaklaşık olarak 85 kilometre uzaklığı bulunan Silifke, Akdeniz kıyısının bir nevi İç Anadolu’ya açılan kapısıdır. Antalya’nın ve Mersin’in, Türkiye’nin iç bölgelerine ulaşımı Silifke’den sağlandığı için önemli bir konuma sahiptir.
Son zamanlarda hızlı bir nüfus artışına sahip olan Silifke, ayrıca Akdeniz Sahil Yolu üzerinde bulunmaktadır. İlçenin ortasından geçen Göksu Irmağı, dünyanın en önemli kuş toplanma merkezlerinden olup, doğal bir güzellik abidesidir.
Coğrafi olarak ova şeklinde bir yüzeye sahip olduğu için, tarım alanında oldukça verimli topraklara sahiptir. Yerel halk geçimini bu alüvyonlu topraklarda sebzecilik ve meyvecilikten sağlamaktadır. İklim oldukça elverişli olduğundan yılda üç defa hasat yapılmaktadır.
Aynı zamanda turizm açısından, köklü geçmişiyle ön plana çıkmaktadır. Silifke Kalesi, Jüpiter Tapınağı, hamamlar, Tokmar Kalesi gibi eski dönemlerden kalma oldukça ilgi çekici ziyaret noktaları vardır. Bunlara ek olarak bölgedeki kalkerli kaya oluşumları, mağara bakımından zengin bir yer olmasını sağlamıştır. Ünlü Cennet-Cehennem Obrukları ve Astım Mağarası aralarında en çok bilinenleridir.
Silifke, yöresel yemek bakımından oldukça geniş ve zengindir. Yüksük Çorbası, batırık, arabaşı, ülübü ve keşkek, yemekler arasında en meşhurlarıdır.
Erdemli, Mersin ilinin 35 km batısında, Türkiye'nin Akdeniz Bölgesi’nde yer almaktadır. İlçe, şehrin en büyük tarım alanı olan Akdeniz kıyı ovalarından, ormanların bulunduğu Toros Dağları'na kadar uzanmaktadır.
Erdemli, insanların muhafazakar olduğu sessiz bir kırsal bölgedir. Geleneksel olarak Türk milliyetçi politikacılarının kalesidir. Mersin Üniversitesi’nin öğrencileri sayesinde gelişip daha modern bir yer olmaya başlamıştır.
Kız Kalesi, Kanlıdivane ve Sebaste Antik Kenti, bölgede antik çağlardan kalma tarihi yerlerden sadece birkaçıdır. Ayrıca incecik kumlu plajları ve Lamas Çayı Erdemli'yi gözde tatil mekanı haline getirmiştir.
Bozyazı
Bozyazı
Türkiye’nin en güney noktasına ev sahipliği yapan Bozyazı, Anamur’dan sonra yaklaşık 220 kilometrelik mesafesi ile en uzak ilçelerden birisidir. Genel olarak uzak bir noktada olduğu için tarihi ve doğal güzellikler bakımından biraz daha bakir kalmıştır.
Bozyazı’yı genel anlamda ön plana çıkaran nokta, nesli tükenmekte olan Akdeniz foklarına, kıyılarında ev sahipliği yapmasıdır. Aynı zamanda Nagidos adında küçük bir adanın da olması, bölgeyi çekici bir hale getirmiştir.
Bölgenin geçmişi yüzyıllar öncesine dayandığından dolayı önemli tarihi yapılara ev sahipliği yapmaktadır. Eski dönemde ticaret anlamında önemli bir liman kenti olarak hizmet vermiştir. Küçük ada üzerine kurulan Nagidos Antik Kenti, Kilise Burnu, Arsinoe Maraş Tepesi ve Softa Kalesi tarihi anlamda ön plana çıkmaktadır.
Çaltı Mağarası ve Toslaklar Koyu ise, doğal güzelliklerin ayrı bir anlam kazandığı yerlerdir. Özellikle koyda, neredeyse hiç rüzgar olmadığı için, bulanıklık söz konusu bile olmamaktadır.
Mezitli
Mezitli
Mersin’in yüzölçümü bakımından en küçük ilçelerinden birisi olan Mezitli, merkeze yaklaşık olarak 35 kilometre uzaklıkta bulunmaktadır. Şehrin diğer ilçeleri ile karşılaştırıldığında turizm açısından geri kalsa da, yapılaşma ve kentleşme açısından diğer ilçelerden daha hızlı bir gelişme göstermektedir.
Daha çok üniversite öğrencileri ve yerli halk genel nüfusu oluşturmaktadır. Bölgede bulunan sınırlı sayıda sit alanı ile tarihi güzellikler boy göstermektedir. Sahil kıyısında yer aldığı için tarih boyunca bir liman kenti olarak ün kazanmıştır. İlk yerleşimler eski Roma Dönemi’ne kadar uzanmaktadır.
Mezitli’nin gezilip görülmesi gereken yerleri arasında Soli Antik Kenti, Fındık Pınarı Kalesi ve Kaleburnu Kalesi gibi tarihi yerler bulunurken, Fındık Pınarı Yaylası ve Kuyuluk Tabiat Parkı gibi doğal güzelliklere de ev sahipliği yapmaktadır.
Yerli halk kentleşmeden dolayı tarım konusunda diğer ilçelere göre geride kalmıştır. Geçimini yerel işletmelerle sağlamaktadır.
Mersin'de bir çok eğlenceli aktiveteler ile yüzünüzü güldürecek oteller için Mersin tatil otelleri herşey dahil sayfamızı size özel olarak hazırladık.
Aydıncık
Aydıncık
Aydıncık, Mersin il merkezinden 173 km uzaklıkta olan bir ilçedir. Eski Ermenice adı Kelenderis ve Gilindire'dir.
Antik Kelenderis'in kalıntıları çok azdır. Genişleyen modern Aydıncık, tarihi ve turistik yerleri örtmüştür. 38 kilometre uzunluğunda bozulmamış sahil alanı ile meşhurdur.