Kastamonu’nun tarihi bilindiği kadarı ile Hitit İmparatorluğu ile başlamaktadır. Bu uygarlıktan sonra bölgeye Frigya ve Lidya krallıkları yerleşmiş, M.Ö. 4. yüzyılda ise Persler ’in kontrolüne geçmiştir. Daha sonra Büyük İskender hem Anadolu’yu hem de Kastamonu’yu Makedonya ile birleştirmiştir.
Bu egemenliğin ardından Pontus Krallığı Kastamonu’yu ele geçirmiştir. M.Ö. 1. yüzyılda Romalılar Pontus Krallığı’nı ortadan kaldırarak şehri himayesi altına almıştır. M.S. 395’te Roma İmparatorluğu’nun ikiye bölünmesi ile Anadolu ve Kastamonu Bizans İmparatorluğu sınırlarının içinde kalmıştır.
Kastamonu ilk kez Danişmentliler zamanında, 1105 yılında Türklerin himayesi altına alınmıştır. 15 yıl gibi kısa bir süre tekrardan Bizans himayesine girmiş, 1213 yılında da Selçuklu Kumandanı Hüsamettin Çobanbey tarafından kurtarılmıştır.
Fatih Sultan Mehmet, 1460 yılında Sinop’u alırken Kastamonu’yu da Osmanlı Devleti’nin topraklarına katmıştır. Kurtuluş Savaşı yıllarında mevcut konumu itibariyle Anadolu’ya büyük destek sağlamış ve Ankara’ya cephane ve mühimmat nakli aşamasında önemli görevler üstlenmiştir.
Kastamonu'da uygun fiyatları ile günübirlik kalabileceğiniz hoteller için Kastamonu hotel sayfamıza göz atabilirsiniz.
Kastamonu Kalesi
Kastamonu Kalesi
Kastamonu Kalesi, şehrin sembol yerlerinden biridir. 2. yüzyılda Bizans Dönemi’nde Komnenoslar Sülalesi tarafından ilk inşası gerçekleşmiştir. Kalenin yüksekliği 112 metredir. Kule ve burçlar ise Candaroğulları ve Osmanlı Dönemi’nde inşa edilmiştir.
Kastamonu Kalesi, şehrin merkezindedir.
Kastamonu Saat Kulesi
Kastamonu Saat Kulesi
26 Ağustos 1885 yılında Kastamonu Saat Kulesi’nin temelleri Abdurrahman Paşa tarafından attırılmıştır. İstanbul’dan sipariş edilen saat kulesi, 2002’de restorasyona uğramıştır. Şehir merkezinde yer aldığı için ulaşımı kolaylaştırmaktadır. Kalenin tam karşısında olması saat kulesine güzel bir manzara kazandırmaktadır.
Kastamonu Saat Kulesi, şehrin merkezindedir.
Kastamonu'da birbirinden farklı mekanlar ile sizi büyüleyecek yerlerde keyifli vakit geçirmek için Kastamonu'da gezilecek yerler yazımıza göz atabilirsiniz.
Cem Sultan Bedesteni
Cem Sultan Bedesteni
Cem Sultan Bedesteni, Cem Sultan’ın Kastamonu Sancak Beyi olduğu zamanda inşa edilmiştir. 1469 yılında Kastamonu’ya gelen Cem Sultan yaklaşık olarak 10 yıl kadar burada kaldığı için bu bedesteni şehre armağan edip ardından ayrılmıştır.
Osmanlı restorasyonuna sahip olan bedestende yöresel tatların sunulduğu restoran yer almaktadır. Tarihi ambiyansından dolayı birçok misafiri ağırlayan bedestenin uygun fiyat menüsü avantaj sağlamaktadır.
Cem Sultan Bedesteni, Kastamonu’nun merkezindedir.
Kastamonu Arkeoloji Müzesi
Kastamonu Arkeoloji Müzesi
Kastamonu ve Çankırı’da yapılan arkeolojik çalışmalardan çıkan eserler Kastamonu Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmektedir. Hitit, Frig, Hellen, Bizans ve Roma dönemlerinden kalma arkeolojik eserler, müzede sergilenmektedir.
Atatürk’ün Kastamonu gezisi sırasında kullandığı eşyalar da sergilenen ürünler arasındadır. Kastamonu’da yapılmış olan değerli heykel, mezar taşları, cam eserler ve figürünler dikkat çekmektedir.
Kastamonu Arkeoloji Müzesi, şehrin merkezindeki Cumhuriyet Caddesi’ndedir. Giriş ücreti 6 TL’dir.
Kastamonu'da binlerce yıllık tarihi yerler ile sizi geçmişe götürecek yerler için Kastamonu gezi rehberi sayfamızı inceleyebilirsiniz.
Nasrullah Camii
Nasrullah Camii
Nasrullah Camii, 1506 yılında Kadı Yakupoğlu Nasrullah tarafından yapılmıştır. Osmanlı Dönemi’nde yapılan ilk cami olduğu için tarihi bir öneme sahiptir. Tarihi olarak önemli noktalardan biri de Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşı’nı okuduğu ilk yer olmasıdır.
Yapımından bu zamana kadar üç defa restorasyona uğramıştır. Caminin minaresi ayrı inşa edilmiştir.
Nasrullah Camii, Kastamonu’nun merkezinde, çarşının tam ortasındadır.
Kurşunlu Han
Kurşunlu Han
Candaroğlu İsmail Bey, 1460’tan önce Kurşunlu Han’ı inşa ettirmiştir. Yüz yıllardan bu yana ticaretin merkezi olarak Kastamonu yöresinde uğrak bir yer olmuştur. Hanın girişi daha önceleri ahır olarak kullanılmıştır. Ayrıca 29 odası ile tarihte birçok kişinin konakladığı yerlerden biridir.
Kastamonu'da doğa ile iç içe mekanlara yakın kaliteli hizmet sunan konaklama seçeneklerini Kastamonu dağ otelleri sayfasında bulabilirsiniz.
Kerempe Feneri
Kerempe Feneri
Kerempe Feneri, Cide ile Doğanyurt karayolunda yer alan İlyasköy sınırları içerisindedir. Karadeniz’e bakan fener, kare şeklinde inşa edilen bir yapıya sahiptir. Denizden yaklaşık olarak 82 metre yüksekliktedir. 1884 yılında inşa edilen fener, tahribe uğramadığından dolayı genç görünümlü bir yapısı bulunmaktadır.
Nazım Hikmet, Kurtuluş Savaşı Destanı şiirinde Kerempe Feneri’nden de bahsetmektedir. Mücadele yıllarında gemicilere ve tekne kaptanlarına yol gösterdiği için ünlü şair tarafından övgülere mazhar olan bir fener olduğu için şehrin yerlileri için önemli görülmektedir.
Kerempe Feneri, Kastamonu’ya yaklaşık olarak 188 km uzaklıktadır.
Mimar Vedat Tek Kültür ve Sanat Merkezi
Mimar Vedat Tek Kültür ve Sanat Merkezi
Mimar Vedat Tek Kültür ve Sanat Merkezi, 2008 yılında açılmıştır. Atatürk’e ait ve Cumhuriyet’in ilk zamanlarından kalma eserlerin sergilendiği bir müzedir.
Atatürk’ün şapka devrimi zamanında politikacıların giydikleri şapkalar müzenin en dikkat çeken koleksiyonları arasındadır.
Kastamonu’nun merkezine yaklaşık olarak 1 km uzaklıktadır. Giriş ücretsizdir.
Pompeipolis Antik Kenti
Pompeipolis Antik Kenti
Pompeipolis Antik Kenti, M.Ö. 64’ten günümüze kadar kalmayı başarmıştır. Roma Dönemi’nde inşa edilmiş olan yapı çevresinde kazı çalışmaları günümüzde de devam etmektedir. Antik kent, Zımbıllı Tepesi adındaki bölgede kurulmuştur.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın üstlendiği kazı çalışmalarını Kastamonu Arkeoloji Müzesi yürütmektedir. Bulunan eserlerin en önemlisi Grekçe alfabesi ile yazılmış olan “İyilik için iyilikle gir” mozaiğidir.
Pompeipolis Antik Kenti, Kastamonu’nun Taşköprü ilçesindedir. Kastamonu’ya uzaklığı yaklaşık olarak 44 km’dir.
Liva Paşa Etnografya Müzesi
Liva Paşa Etnografya Müzesi
Liva Paşa Etnografya Müzesi, 1870 yılında inşa edilmiştir 1997 yılında müze olarak hizmet vermeye başlamıştır. Sivil mimarinin örneklerinden olan müzenin, zengin bir koleksiyonu bulunmaktadır.
Kastamonu’da yüzyıllardır yapılan el dokuma sanatı, kunduracılık, urgancılık ve baskıcılık gibi faaliyetler, müzede ayrı ayrı odalarda anlatılmaktadır. Müzede gelin odası, oturma odası, misafir odası ve günlük oda en dikkat çeken noktalar arasındadır.
Liva Paşa Etnografya Müzesi, Kastamonu’nun merkezindedir. Giriş ücreti 5 TL’dir.
Geriş Tepesi Ören Yerleri
Geriş Tepesi Ören Yeri
495 metre yüksekliğindeki Geriş Tepesi, İnebolu’daki önemli kale kalıntılarının bulunduğu yerlerden biridir. Tepenin düz kısımları tarihi belli olmayan manastır kalıntılarından oluşmaktadır.
Manastır içerisinde bulunan sütunlar ve üzerlerindeki şekiller Bizans Dönemi’nin özelliklerini taşımaktadır. Ayrıca kalıntılardan yörede çok sayıda dükkân ve misafirhane bulunduğu anlaşılmaktadır.
Nüfus mübadelesi öncesi İnebolu’da ikamet eden Rumlar için önemli bir yeri olan Geriş Tepesi Ören Yerleri, panayır ve festivallere de ev sahipliği yapmıştır.
İnebolu’nun Yukarıhatipbağı Mahallesi’nde bulunan bu tarihi durak, Kastamonu’ya yaklaşık olarak 202 km uzaklıktadır.
Kastamonu'da hayatınızın en mutlu gününün ve bu günü taçlandıran tatilin kusursuz geçmesi için Kastamonu balayı otelleri sayfamızı kontrol etmeyi unutmayın.
Rıfat Ilgaz Kültür ve Sanat Evi
Rıfat Ilgaz Kültür ve Sanat Evi
Rıfat Ilgaz, Hababam Sınıfı adlı eserin yazarı olarak kendini tanıtmıştır. Cide sevdalısı olan ünlü yazar ilçede doğup büyümüştür. Vefatının ardından Cide’de adını ve kendisinden kalan hatıraları yaşatmak adına Rıfat Ilgaz Kültür ve Sanat Evi, müze olarak halka açılmıştır.
Müzede ünlü yazarın sanat eserleri, kişisel eşyaları ve Hababam Sınıfı filmine ait hatıralar da yer almaktadır. Her yıl yerli ve yabancı turistlerin ziyaret ettiği yerlerden biridir.
Rıfat Ilgaz Kültür ve Sanat Evi, Kastamonu’nun Cide ilçesindedir. Kastamonu’ya yaklaşık olarak 135 km uzaklıktadır.
