Trabzon Tarihi Yerleri

Doğu Karadeniz’in en eski ve en büyük yerleşim alanlarından olan Trabzon, 800 binin üzerinde nüfusu ve 18 ilçesi ile bölgeye gelenlere tarihi ve turistik bir seyahat gerçekleştirme fırsatı sunmaktadır. Bölgede yapılan antik kazılarda şehrin geçmişinin Yontma Taş Devri’ne kadar uzandığı anlaşılmıştır. Her medeniyet, inanışına ve yaşam tarzına göre şehirde önemli eserler bırakmıştır.

Trabzon’un bir şehir olarak kuruluşu milattan önce 756 yılında tarihlenmektedir. Cenevizliler, Rumlar, Romalılar, Bizanslılar ve Osmanlı Devleti yüzyıllar boyunca bölgede hakimiyet kurmuştur. Manastırlar, kaleler ve camiler bölgenin öne çıkan tarihi eserleri arasındadır. Sümela Manastırı, Trabzon Kalesi ve Hatuniye Camii bölgenin en çok ziyaret edilen noktalarının başında gelmektedir.

Trabzon'da birbirinden cazip uygun fiyatları ile eğlenceyi doyasıya yaşamanız için Trabzon otelleri fiyat listesine göz atabilirsiniz.

Sümela Manastırı

Sümela Manastırı ya da Meryem Ana Kilisesi bölgenin en yoğun ziyaretçi çeken noktasıdır. Maçka Altındere Vadisi içerisinde sarp kayalıklara doğal mağaraların oyulması ile yapılan bu mimari eser günümüze kadar korunarak gelmiş en özel yapılardan biridir.

Yapının Bizans Dönemi’nde 375 ile 395 yılları arasında inşa edildiği rivayet edilmektedir. Tarih boyunca günümüze gelebilmesi için defalarca onarılmıştır. Maçka’ya 16 kilometre, Trabzon merkeze 45 kilometre uzaklıktadır.

Belli noktasına kadar araç ile gelinen yapıya ulaşmak için biraz yürümek gerekmektedir. Giriş ücreti kişi başına 25 TL olan Sümela Manastırı zaman zaman restorasyon için kapatılmaktadır.

Atatürk Köşkü

Bölgede yaşayan bir Rum olan Kostantin Kabayanidis tarafından yazlık olarak kullanmak için 1890 yılında Sarı Çam Ormanları arasında yapılmıştır. Cumhuriyet’in ilanının ardından Trabzon’u ziyaret eden Atatürk’ün konaklaması için tahsis edilmiştir.

1930 yılında alınan bir karar ile Paşa’nın da çok beğendiği yapı satın alınarak hediye edilmiştir. Son defa yani üçüncü gelişinde 3 gün boyunca burada konaklamıştır. Ölümünden önce bu köşkte vasiyetini yazdığı bilinmektedir.

Köşk daha sonra tekrar satın alınarak müzeye çevrilmiştir. İçerisinde 344 eser bulunan köşk haftanın her günü ziyaret açıktır. Trabzon’un Soğuksu Mahallesi’nde bulunan yapıya araç ile ulaşım kolaydır.

Giriş ücreti siviller için 10, öğrenciler için 5 TL’dir.

Trabzon'a geldiğinizde bölgede mutlaka gezilmesi gereken yerleri sizin için Trabzon'da gezilecek yerler yazısında listeledik.

Trabzon Kalesi

Trabzon içerisinde yer alan günümüze kadar sağlam kalmayı başaran tarihi yapılardan birisidir. Bizans Dönemi’nde inşa edilen kale tüm heybetiyle görenleri kendine hayran bırakmaktadır. Büyük bölümü Bizans Dönemi’nde tamamlanmış olsa da kalenin temellerinin milattan önce 2000 yılında atıldığı tahmin edilmektedir.

Kale üç bölümden oluşmaktadır. Yukarı Hisar, Orta Hisar ve Aşağı Hisar olarak isimlendirilen bu bölümlerin hepsinin ayrı bir özelliği bulunmaktadır. Denize kadar olan bölümü Aşağı Hisar’dır. Yukarı Hisar dönemin krallarının ve imparatorlarının yaşadıkları alandır.

Osmanlı hakimiyetine geçtikten sonra dönemin Osmanlı Padişahı Fatih tarafından yaptırılmış bir kitabe ve tuğra dikkat çekmektedir.

Trabzon Kalesi’ne giriş ücretsizdir.

Santa Maria Kilisesi

Dönemin padişahı Sultan Abdülmecit tarafından bölgeyi ziyarete gelen yabancıların kullanılabilmesi için yaptırılmıştır. 1869 yılında inşaatına başlanıp 1874 yılında tamamlanmıştır. Günümüzde hali hazırda aynı göreve devam etmektedir.

Bölgeye gelen Hıristiyanlar bu yapıya giderek rahatça ibadetlerini eda edebilmektedir. Ancak günümüzde bazı aşırı gruplar sürekli olarak kiliseye saldırı düzenlemektedir. Bunların en şiddetlisi 2006 yılında kilisenin rahibinin ölümü ile sonuçlanan silahlı saldırı olmuştur.

Trabzon'da manzarası ve tarihi yerleri ile sizi büyüleyecek yerler için Trabzon gezi rehberi sayfasını ziyaret etmeyi unutmayın.

Ayasofya Müzesi

Bölgeye bir dönem hakim olan Trabzon İmparatoru 1. Manuel tarafından yaptırılmıştır. Şehre batı tarafından giriş yapanların yol güzergahında gördüğü yapı 1250 ile 1260 yılları arasında tamamlanmıştır. İstanbul’da bulunan kiliseye benzerliği ile dikkat çeken yapının 25 metre yüksekliğindeki çan kulesi 1427 yılında eklenmiştir.

Osmanlı hakimiyetine giren şehirde bulunan birçok kilise gibi camiye çevrilmiştir. Uzun yıllar camii olarak kullanılan yapı alınan karar ile 1944 yılında müze olarak hizmet vermeye başlamıştır. İçerisinde ki özel fresk çalışmalar yapıya ayrı bir hava kazandırmaktadır. Geniş bahçesi ile mutlaka görülmesi gereken tarihi yapılardan birisidir.

Müzeye giriş ücreti 8 TL olup, Müze Kart geçerlidir.

Kuştul Manastırı

Maçka sınırlarında bulunan manastırlardan birisidir. Milattan sonra 8. yüzyılda inşa edilmiştir. Yüzyıllarca hizmet veren yapı 1923 yılında yaşana nüfus değişiminin ardından kendi haline bırakılmıştır. Günümüzde bakımsız kalması nedeniyle büyük oranda yıkılmıştır.

Sarp bir kaya bloğuna inşa edilmesi nedeniyle ulaşım çok güçtür. Heybetli yapısından günümüzde çok az sayıda kalıntı kalsa da bulunduğu konum nedeniyle yıl boyunca ziyaretçi çekmektedir.

Trabzon'da dinlenmek ve uzun zamandır ihtiyaç duyduğunuz o hayalinizdeki tatili yapmak için Trabzon tatil otelleri sayfasına göz atmayı unutmayın.

Kızlar Manastırı

Trabzon merkezin en yüksek noktası olarak kabul edilen Boztepe üzerinde kurulu olan manastırdır. Bölgedeki büyük koruma duvarı altında inşa edilen yapı çok önemli bir kompleks olarak dikkat çekmektedir. 3. Alexios tarafından yapılan manastır 1349 ile 1390 yılları arasında tamamlanmıştır.

Kızlar Manastırı olarak bilinen yapı son halini 19. yüzyılda kazanmıştır. Başlangıçta sadece şapel, birkaç hüre ve kutsal su alan bulunan manastıra sürekli eklemeler yapılmış ve günümüzdeki halini almıştır. İmparatorun annesinin ve eşinin portreleri duvarlarda yer almaktadır.

Yeni Cuma Camii

Bölgede yaşayan Hıristiyan halkı tarafından şehri koruduğuna inanılan Aziz Eugenios anısına yapılmıştır. İlk olarak bazilika olarak inşa edilen yapı ardından kiliseye dönüştürülmüştür. Osmanlı hakimiyetinin ardından camii olarak kullanılmaya başlanmıştır.

Yapı ilginç bir mimariye sahiptir. Üç adet apsis ve nef bulunan yapı içerisinde birçok kabartma yer almaktadır. En dikkat çekenleri kartal ve güvercindir. Camii olmasına karar verilmesinin ardından minare ve mihrap eklenmiştir. Ortahisar’da bulunan camiye yürüyerek rahatlıkla ulaşılabilmektedir.

Cephanelik

2. Abdülhamit Dönemi’nde inşa edilen yapının Yıldız Sarayı içerisinde bulunan albümde resmi bulunmaktadır. 1887 yılında tamamlanan Cephanelik, Rus işgali esnasında bölgenin savunmasında önemli bir görev üstlenmiştir. Ancak savaş yıllarında yaşanan bir patlama ile koruma duvarı yıkılmıştır.

Cephanelik bölgede bulunan en dikkat çekici tarihi yapılardan birisidir. İç içe geçmiş olan 25 ile 40 metre çapına sahip olan iki yapıdan oluşmaktadır. İç bölümünde dört kat, dış bölümünde ise üç kat bulunmaktadır. Yapının batısında karakol noktası bulunurken, etrafını korumak için büyük bir duvar örülmüştür.

Serander

Bölgede yaşayan çam ağaçları kullanılarak hazırlanan yapılara verilen isimdir. Konaklamak içinde kullanılan yapılar bazen tahıl deposu olarak da kullanılmıştır. Genellikle kiler ya da tahıl ambarı olarak kullanılmak için yapılmaktadır.

Serander aslında yapının adı değil daha çok kullanılan stile verilen isimdir. Bu yapı genelde 4 ayaklı olarak inşa edilmekte olup 12 direkliye kadar ilerlemektedir. Öncelikle bu direkler hazırlanmakta ardından üst kısmına kiler olacak nokta yapılmaktadır. Merdiven kullanılarak ulaşılan yapıda genellikle ardıç ağaçları kullanılmaktadır.

Orta Hisar Camii

Milattan sonra 914 yılından Meryem Kilisesi olarak yaptırılan yapı günümüzce Orta Hisar Camii olarak kullanılmaktadır. Chrysokephalos olarak isimlendirilen yapı günümüze gelene kadar 6 farklı dönemde restorasyon geçirmiştir.

Günümüzde ana giriş olan girilen noktası 14. yüzyılda yapılmıştır. Fatih Sultan Mehmet şehri ele geçirdikten sonra ilk Cuma namazını burada kılmıştır. Ayrıca yapının hemen yanında Fatih Medresesi kurulmuştur.

Yapıya camii olabilmesi için minare, minber eklenmiş ve mihrap yapılmıştır.

Orta mahalle Evleri

Orta Mahalle Evleri

Akçaabat sınırları içerisinde bulunan bu yapı topluluğu bölgedeki en eski evlerin bulunduğu noktadır. Arnavut kaldırımı olarak isimlendirilen taşlar ile döşeli yollar, uzun yılları geride bırakarak günümüze kadar ulaşmayı başarmıştır.

Bölge koruma altında ve inşaata kapalı olmasından dolayı yüzyıllar önceki havasını korumayı başarmaktadır. Evlerin hepsi bahçe nizam olduğu için özellikle bahar aylarında açan çiçekler ile renk cümbüşü yaşanmaktadır.

Fotoğraf meraklılarının uğrak noktası olan mahalle içerisinde yürüyüş yolları, çeşmeler ve günümüzde özel olarak işletilen mekanlar mevcuttur.

Kaymaklı Manastır

Merkezde bulunan Kaymaklı Kilise 1424 yılında inşa edilmiştir. Boztepe’de bulunan yapı tepenin güney tarafına yapılmıştır. Merkeze 10 dakika uzaklıkta olan manastıra araç ile hızlıca ulaşılabilmektedir.

Manastır içerisinde küçük şapel, manastır hücreleri, çan kulesi ve kilise yer almaktadır. Kilisenin günümüze kadar ayakta kalabilmesi için çok sayıda restorasyon yapılmıştır. İçerisinde bulunan fresklerin yapım tarihi 1700’lü yıllardır. Ermeni Cemaati tarafından kullanılmak için inşa edilmiştir. Gerçek adı Amenapırgiç olarak geçmektedir.

Bedesten

Tarihi Bedesten

Trabzon merkezde alışveriş yapmak isteyenler ilk uğradıkları nokta Bedesten’dir. Cenevizliler döneminde inşa edilen yapı Osmanlı hakimiyetine geçtikten sonra sürekli ekleme yapılarak genişletilmiştir.

Kapalı çarşı olan Bedesten içerisinde yöresel kıyafetler, el sanatı ürünleri, mimari eserler, küçük hediyeler ve kafeler yer almaktadır. Uygun fiyatlar ile satılan ürünler olduğu kadar yüksek bedelle de satışlar yapılmaktadır.

Bedesten’in giriş saati 10:30 olarak belirtilse de bu saat sürekli olarak değişmektedir. Kapanış saati mevsimine göre 22 ile 23 arasındadır.

Trabzon'da merkezi noktalarda yakın, havuzlu ve jakuzili otellerin listesini Trabzon havuzlu oteller sayfamızda bulabilirsiniz.

Büyük İmaret Camii – Hatuniye Camii

Hatuniye Camii

Osmanlı Dönemi’nde Yavuz Sultan Selim’in annesi Gülbahar Hatun’un hatırası için yaptırılmıştır. Günümüzde Orta Hisar olarak isimlendirilen bölgenin batısında bulunmaktadır. Zağnos Köprüsü’ne de yakın olan cami 1514 yılında inşa edilmiştir.

Geniş bir külliye alanı içerisinde medrese, mektep, hamam, camii ve türbe bulunmaktadır. Günümüzde sadece türbe ve camii ayaktadır. Erken dönem Osmanlı mimarisinin eserlerinden birisi olarak kabul edilen yapı sade tasarımı ile dikkat çekmektedir. Caminin içindeki süslemeler restore edilmiştir.