Tüm Trakya bölgesi gibi Kırklareli’nde de ilk yerleşim Traklar ile başlamaktadır. M.Ö. 6. yüzyılda Perslerin eline geçen Kırklareli, daha sonra sırasıyla Büyük İskender önderliğinde Makedonlara, Romalılara ve Bizanslılara ev sahipliği yapmıştır. Bizans dönemindeki adı kırk kilise anlamına gelen Saranta Ekklesies‘tir.
13. yüzyılda kısa bir Haçlı istilası yaşayan bölge, 1368 yılında Osmanlı topraklarına katılmıştır. Osmanlı Devleti şehrin adını Türkçeleştirerek Kırk Kilise koymuştur. Adını Kırk Azizler Kilisesi’nden almıştır. Osmanlı Dönemi’nde şehir değil Edirne’ye bağlı bir vilayettir.
1878’de Rus, 1912’de Bulgar ve 1920 ile 1922 yılları arasında Yunan işgali yaşayan şehir, Kurtuluş Savaşı’ndan sonra 10 Kasım 1922’de Türk topraklarına katılmıştır. 1924 yılında Kırkkilise milletvekili Dr. Fuad Bey, şehrin adının Kırklareli olması için meclise teklif götürmüştür. 20 Aralık 1924’te TBMM’de bu teklif kabul edilmiş ve şehrin adı değiştirilmiştir.
Kırklareli'nde gezilecek yerlere yakın, açık büfe imkanları ile herkese hitap edecek mükemmel dizaynlı oteller için Kırklareli otelleri fiyat sayfamızı kontrol edebilirsiniz.
Zindan Baba Türbesi
Zindan Baba Türbesi
Kırklareli şehir merkezinde, Hükümet Binası’nın yanında bulunan Zindan Baba Türbesi, sağlam durumdadır ve Bursa türbelerine yakın bir mimariye sahiptir.
Türbenin büyük bir bölümü günümüze kadar sağlam kalmayı başarsa da, yapıldığı dönemde üzerinde bulunan ahşap saat kulesi yıkılmıştır.
Zindan Baba Türbesi, 3 kattan oluşmaktadır. Türbeye giriş küçük bir kapıdan gerçekleşmektedir. Her katta kare tabanlı tek bir hacim bulunurken, yapının bodrum katında türbe yer almaktadır.
Zindan Baba Türbesi’ne giriş ücretsizdir.
Babaeski Köprüsü
Babaeski Köprüsü
Babaeski – Lüleburgaz çıkışında bulunan Babaeski Köprüsü, Şeytan Dere’nin üstünden geçmektedir. Günümüzde İstanbul – Edirne asfaltı köprüden geçmektedir. 1633 yılında 4. Murat döneminde yapılmıştır.
Kesme taş yapılı, kagir bir köprü olan Babaeski Köprüsü, 6 kemerlidir. Kemerlerin altında bulunan büyük delikler nehir taşmasına önlem olarak yapılmıştır. Köprünün nöbet hücreleri taş işlemelidir. Kuzey bölümünde kalan nöbet hücresi aslına uygun olarak restore edilmiştir.
Kırklareli'nde manzaraları ile sizi büyüleyecek ihtişamlı yerler için ekibimizin hazırladığı Kırklareli'nde gezilecek yerler yazısına göz atabilirsiniz.
Kıyıköy Aya Nikola Manastırı
Kıyıköy Aya Nikola Manastırı
Kıyıköy kasabası, Pabuçdere yolu üzerinde bulunan Kıyıköy Aya Nikola Manastırı, kasabaya 700 metre mesafededir.
Bizans Dönemi’ne ait en iyi kaya manastırı örnekleri arasında yer alan yapı, iki kattan oluşmaktadır. Aya Nikola Manastırı’nın zemin katında kilise, kilise bölümünün aşağısında ayazma ve üst katta keşişlerin odaları bulunmaktadır.
Kayaların oyulması ile inşa edilen Aya Nikola Manastırı, kademeli hücrelerden oluşmaktadır. Kuzey tarafında bulunan merdiven ile ayazmaya inilmektedir. Kilisenin doğusunda ise bir giriş daha bulunmaktadır. 19. yüzyılda Rumlar tarafından kaya galerilere ahşap bölümler eklenmiş ancak daha sonra bu bölümler yıkılmıştır.
Yapıldığı dönemde sessiz ve sakin bir bölgede yer almasından dolayı keşişler burada yaşamayı tercih etmiş ve kendi üretimlerini satarak hayatlarını devam ettirmişlerdir.
Kıyıköy Aya Nikola Manastırı’na giriş ücretsizdir.
Hızırbey Hamamı
Hızırbey Hamamı
Kırklareli şehir merkezi, Cumhuriyet Meydanı’nda yer alan Hızırbey Hamamı, 1383 yılında Köse Mihalzade Hızırbey tarafından yaptırılmıştır. Hacı Hüseyin Ağa tarafından 1683 yılında restorasyon çalışmaları gerçekleştirilmiştir.
Hızırbey Hamamı’nın dikkaç çekici mimari özellikleri arasında kubbe fenerlerinin köfeki işçiliğidir. Ayrıca bitişinde de arasta yer almaktadır. Hala faal olan Hızırbey Hamamı, şehir merkezinde ziyaretçilerini ağırlamaktadır.
Vize Küçük Ayasofya Cami (Gazi Süleyman Paşa Cami)
Vize Küçük Ayasofya Camii
Kırklareli Kale Mahallesi iç ve dış surları arasında kalan Vize Küçük Ayasofya Cami, 6. yüzyılda Jüstinyen Dönemi’nde kilise olarak inşa edilmiştir. 14. yüzyılda ise cami olarak yeniden düzenlenerek ibadete açılmıştır ve hala faaliyet göstermektedir.
Yapının mozaikleri Ayasofya ile St. İrene kazılarında ortaya çıkan mozaiklerle benzeşmektedir. Mihrabı sonradan ilave edilen cami, hala kilise gibi görünmektedir.
1997 yılında Kırklareli Müzesi ile Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü’nün ortak çalışması ile bir bölümü aslına uygun olarak restore edilmiş, daha sonra 2007 yılında restorasyon çalışması Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından tamamlanmıştır.
İbadete açık olan Vize Küçük Ayasofya Cami’ye giriş ücretsizdir.
Kırklareli'nde manzarası ve tarihi yerleri ile sizi büyüleyecek yerler için Kırklareli gezi rehberi sayfasını ziyaret etmeyi unutmayın.
Koyunbaba Köyü Kilisesi
Koyunbaba Köyü Kilisesi
19. yüzyılda inşa edilen Koyunbaba Köyü Kilisesi, Merkez ilçesine bağlı Koyunbaba Köyü sınırları içerisinde yer almaktadır.
Yapıldığı dönemde bölgede yaşayan Bulgar halkının ibadeti için kullanılan bina, 1924 yılında gerçekleşen mübadele sonrasında değirmen olarak kullanılmıştır. Koyunbaba Köyü Kilisesi, Kırklareli şehir merkezine 15 kilometre mesafededir.
Koyunbaba Köyü Kilisesi’ne giriş ücretsizdir.
Babaeski Cedid Ali Paşa Cami
Babaeski Cedid Ali Paşa Camii
Babaeski Cedid Ali Paşa Cami, 1555 yılında Cedid Ali Paşa tarafından Koca Sinan’a yaptırılmıştır. 1832’de ise kapsamlı olarak tamir edilmiştir.
Caminin, Türkçe inşa kitabesi ve on satırlık tamir kitabesi bulunmaktadır. Babaeski Cedid Ali Paşa Cami, Edirne’de bulunan Selimiye Cami’nin küçük bir modelidir. Cami, Babaeski ilçesi yolu İstanbul istikametinde yer almaktadır.
Babaeski Cedid Ali Paşa Cami günümüzde ibadete açıktır.
Kırklareli'nde ailenizle beraber doğa ile iç içe mekanlara yakın her şey dahil bir tatil yapmak için Kırklareli aile otelleri listemize göz gezdirebilirsiniz.
Tümülüsler
Kırklareli Tümülüsleri
Kırklareli sınırları içerisinde 200’den fazla Tümülüs bulunmaktadır. Bu Tümülüslerin yapımı Tunç Çağı’nın sonlarından M.S. 3. yüzyılın başlarına kadar devam etmiştir.
Bölgede, düz mezarların haricinde, lahit ve oda mezar türünde Tümülüsler de bulunmaktadır. Çakıllı, Yündolan ve Düğüncülü Tümülüsleri bölgenin en çok bilinen tarihi mezarları arasında yer almaktadır. Yapılan kazılarda, ölen kişilere ait önemli eşyalara rastlanmaktadır. Bu 3 bölgede yapılan kazılarda ortaya çıkan eşyalar Kırklareli Müzesi’nde sergilenmektedir.
Lüleburgaz Sokullu Mehmet Paşa Kervansarayı
Sokullu Mehmet Paşa Camii
Günümüze kadar sadece iç duvarları sağlam kalan Lüleburgaz Sokullu Mehmet Paşa Kervansarayı’nın özellikleri Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde geçmektedir. Yapıldığı dönemde oldukça ihtişamlı bir yapı olduğu ve deve koyulan bölümünün bile 3000 hayvan kapasiteli olduğundan bahsedilmektedir.
Kervansarayın kitabesinde “Bu kervansaraya gelen oldu hep revan.” yazmaktadır. Sokullu Mehmet Paşa Kervansarayı, Sokullu Mehmet Paşa Camii’nin yanında bulunmaktadır.
Lüleburgaz Çarşı Çeşmesi
Lüleburgaz Çarşı Çeşmesi
Turgut Bey Caddesi üzerinde bulunan Lüleburgaz Çarşı Çeşmesi, 1667 yılında, IV. Mehmet tarafından meydan çeşmesi olarak yaptırılmıştır. Cephe bölümünde 5 kıtalık ilk inşa kitabesi bulunmaktadır.
Rivayete göre IV. Mehmet bu bölgede dinlenirken içtiği suyun tadını beğenmiş ve buraya çeşme yaptırmıştır.
Tarihi Fatih Demir Dökümhanesi
Tarihi Fatih Demir Dökümhanesi
Kırklareli Demirköy ilçe merkezine 3,8 kilometre mesafede bulunan Tarihi Fatih Demir Dökümhanesi, dönemin en modern kütüphanesi olma özelliğini taşımaktadır. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’un fethinde kullandığı toplar ve gülleler de dahil olmak üzere Osmanlı ordusunun savaş malzemeleri burada üretilmiştir.
Fatih demir dökümhanesinde 15. yüzyıl ile 19. yüzyıl arasında aralıksız üretim yapılmıştır. 2003 yılında Kırklareli Demirköy Osmanlı Dönemi Demir Dökümhanesi Araştırma-Kazı ve Restorasyon Projesi kapsamında bölgede detaylı restorasyon çalışmalarına başlanmıştır.
Bölgede yapılan arkeolojik kazılar sırasında Osmanlı Dönemi’ne ait top gülleleri, cam ve seramik eserler, 34 adet arkeolojik eser ve 14 adet sikke ortaya çıkarılmıştır.
Kırklareli'nde plaja yakın lüks hizmetleri ile her türlü imkanları sağlayan oteller için Kırklareli 5 yıldızlı oteller sayfamızı kontrol edebilirsiniz.
Vize Mağara Manastırı
Vize Mağara Manastırı
Bizans Dönemi eserleri arasında yer alan Vize Mağara Manastırı, sıralı doğal mağaralarının taş ustaları tarafından şekillendirilmesiyle meydana gelmiştir.
Manastırın çevresinde kaya mezarları da bulunmaktadır. Hayvan ağılı olarak kullanılan kısmı da bulunmaktadır. Vize Mağara Manastırı, ilçe merkezine 12 kilometre mesafede bulunan Asmakaya mevkiinde bulunmaktadır.
Vize Sadri Bey Cami
Tarihi Vize Sadri Bey Camisi
16. yüzyıl yapıları arasında bulunan Vize Sadri Bey Cami, Kırklareli Kale Mahallesi’ndedir. Günümüze kadar sağlam kalan bölümleri kemeri ve üç duvarıdır. Kesme köfeki taşından yapılan caminin avlusunda bulunan şadırvan, Bizans taşları ile süslenmiştir.
Caminin yanında bulunan çeşmesi de aynı yüzyıla ait tarihi yapılar arasında yer almaktadır. Caminin bulunduğu bölgede ayrıca tarihi hamam bulunmaktadır.